ŞAİR-YAZAR MUHSİN İLYAS SUBAŞI’NA VEFA PROGRAMI

Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şubesi tarafından düzenlenen “Unutulmaz Şahsiyetler” Programında bu hafta Kayseri’nin önemli şair, yazar ve düşünce adamlarından Muhsin İlyas Subaşı konu edildi.

Programa, Türkiye Yazarlar Birliği Kayseri Şube Başkanı Mehmet Hüsrevoğlu, Gönüllü Kültür Kuruluşları Başkanı Ahmet Taş, Şair-Yazar Muhsin İlyas Subaşı ve çok sayıda izleyici katıldı. Programda Şair-Yazar Muhsin İlyas Subaşı’nı Atib (Avrupa Türk İslam Birliği) Yönetim Kurulu Üyesi ve bir dönem kendisi ile birlikte yayıncılık yaptığı Eğitimci-Yazar Ünal Tayfur anlattı. Programın girişinde Mazlumder Kayseri Yönetim Kurulu Üyesi Ebubekir Atik tarafından Muhsin İlyas Subaşı’nın hayatı ile ilgili çeşitli bilgiler verildi. Kendisinin yazmış olduğu eserler hakkında açıklamalar yer aldı. Ayrıca hakkında yazılmış olan kitaplar ve üniversitelerde yapılan tez çalışmaları ile ilgili bilgiler aktarıldı.

Eğitimci-Yazar Ünal Tayfur, Muhsin İlyas Subaşı’nın edebiyatçı ve fikir adamı yönüne değindi. Birçok yazarın yetişmesinde büyük katkılarının olduğunu anlattı. Bunun yanında yazdığı şiirler hakkında da bilgiler veren Ünal Tayfur hocanın şiirlerinde inanç ve iman yönüne vurgu yapan bir özelliğe sahip olduğunu bu yüzden eserlerinin birçok defa çeşitli ödüllere layık görüldüğünü vurguladı. Kayseri’de Sanat ve edebiyat çevrelerine önemli katkılar sağladığını ifade etti. Birlikte yürüttükleri sanat ve edebiyat faaliyetleri ile ilgili bilgiler verdi. Muhsin İlyas Subaşı ile birlikte kurdukları Seda Yayınlarının faaliyetleri ile ilgili de çeşitli açıklamalarda bulundu. Bu dönemde yapılması planlanan birçok işi Muhsin ağabeyle birlikte planladıklarını ifade etti. Yine bu dönemde Türkiye’nin önemli düşünürlerinden Cemil Meriç ile aralarında geçen diyaloglarını da Muhsin İlyas Subaşı kendisi anlattı. Subaşı Cemil Meriç’le aralarındaki olayı şu şekilde anlattı:

“Cemil Meriç Türkiye’nin kültürdeki önemli bir ufkudur. Cemil Meriç gibi büyük adamların eksikliği kabul edilmez. Onların eksikliğini telafi edeceksiniz. Onun ifadesi şuydu; ‘Türk şiiri Nazık Hikmet’le düzlüğe çıkmıştır’. Türk şiiri Nazım Hikmetle gelişip, büyümüştür. Türk şiiri Nazım Hikmet’le hayatiyet buldu. Bende bir şairdim ama kendimden önce düşünmem gereken isimler vardı. Yahya Kemal, Necip Fazıl, Sezai Karakoç, Ahmet Hamdi Tanpınar vardı ve bunlar ortada yok bir tane Nazım Hikmet vardı. Bunun yanlış olduğunu söyledim. Bunu kabul etmem mümkün değildi. Yanlış yapıyorsun dedim. Kültür adamı olmak bütün bu değerleri yok saymak anlamına gelmez dedim ve kendi adıma tepki göstermedim. Edebiyatımızın ufkunu geliştiren isimleri yok sayarsan ben seni kabul edemem. Bunu kendisine yazdım. Cemil Meriç’in hatıralar kitabında 2. cildinde Jurnal isimli kitabında bu konu işlenmiş ve bana cevaben yazdığı yazıyı bu kitabına koymuş ve bu konuda haklı olduğumu belirtmişti. Bu anlamda tenkit önemlidir. Bir kişinin yaptığı güzel işleri belirtmek ama yapılan hataları da hatırlatmak demektir.”

Ünal Tayfur konuşmasında Muhsin İlyas Subaşı’nın edebi çalışmalarının Kayseri kültür hayatında her zaman lokomotif işlevi gördüğünü hatırlattı. Hiçbir zaman memleketin hayrına olan hiçbir işten geri durmadığını ve bu yaşına rağmen gayret ve çalışmadan asla geri durmadığının altını çizdi. Muhsin İlyas Subaşı’da bütün çalışmalarının kahramanının hanımı olduğunu vurguladı. Yaklaşık 12 bin kitaplık kütüphanesini tek tek kendisinin satın aldığını ve bu konuda hanımından büyük destek gördüğünü belirtti. Bu kütüphaneyi de herkesin istifade etmesi için Melikgazi Belediyesi’ne bağışladığını da ifade etti.

Ünal Tayfur konuşmasında, Muhsin İlyas Subaşı’nın başlattığı işleri, projeleri sonuna kadar takip ettiğini ve başladığı hiçbir işi yarım bırakmadığının altını çizdi. Programda daha sonra “Bu Gemi Sessiz Değil” başlıklı şiiri seslendirildi. Daha sonra Muhsin İlyas Subaşı, Yahya Kemal’in “Sessiz Gemi” isimli şiirinin bilindiği gibi ahireti anlatan bir şiir olmadığını aksine beşeri bir sevgiyi anlattığını ifade etti. Kendisinin yazmış olduğu “Bu Gemi Sessiz Değil” isimli şiirin ise ahirete hazırlanmak gerektiğinin altını çizen bir anlayışla yazıldığını ve Yahya Kemal’in aksine asıl ahirete vurgu yapan şiirin kendisinin şiiri olduğunu vurguladı. Kendisinin yazma konusunda istekli olan yazarları hep zaman teşvik ettiğini bu anlamda birçok kişinin yetişmesine vesile olmaktan büyük mutluluk duyduğunu ifade etti.

Program, gelen misafirlere Muhsin İlyas Subaşı’nın “Gül Devri’ni Arayan Adam” ve kendisinin hayatını anlatan Dr. Esra Kürüm’ün “Ortak Değerlerimizin Dili Muhsin İlyas Subaşı” isimli eserler hediye olarak verildi.